SON DAKİKA
Hava Durumu

2025'in kısa profili ve Başkan Bozbey'in karnesi…

Yazının Giriş Tarihi: 31.12.2025 16:48
Yazının Güncellenme Tarihi: 31.12.2025 17:01

2025 dünyamız açısından da ülkemiz açısından da pek iyi geçmedi. Gazze’deki acının ateşkese rağmen devam etmesi bir yana, Rusya-Ukrayna savaşının AB nezdinde yarattığı gerilim, Suriye’nin özgürleşmesiyle başlayan Ortadoğu’daki yeni dengeler, Çin ile Amerika arasındaki ticari restleşmelerin getirdiği ekonomik buhranlar, ülkeler arası yeni paktlar ve ülkelerin hızla savunma sanayilerine yaptığı yatırımlarla savaş tamtamlarının çalması ister istemez ülkemizi de etkiledi.

İçeride hükümetin sıkı maliye politikasına rağmen yüksek enflasyon ile yüksek faiz baskısı altında piyasalardaki dengesizlik, sürekli eriyen asgari ücret ile emekli maaşlarının getirdiği hayat pahalılığı, üretime dayalı yatırımların yerini alternatif olarak mevduatların alması, yabancı sermayenin ve yatırımcının yurt dışına kaçması bir tarafa;

CHP’li belediyelere yönelik “ihaleye fesat karıştırmak, haksız kazanç edinmek” gibi iddialarla gerçekleştirilen operasyonların neticesinde siyaset ve adalet mekanizmasına duyulan güvensizlik ile Terörsüz Türkiye adı altındaki yeni açılım sürecinin son dönemde Abdullah Öcalan’a özgürlük istemleriyle gölgelenmek istenmesi bir yana;

Sokaklarda uyuşturucu kullanma oranlarının artması, her sabah güne mafya ve çete operasyonlarıyla uyanılmasının getirdiği kaygı ve korku ile bu operasyonlarda yakalanan çocukların 18 yaşın altında olmasının yol açtığı toplumsal bozulma ile TV’lerdeki sabah ve kadın programlarının, reyting rekorları kıran dizi filmlerinin Türk aile yapısını kökten çökerten ahlaksız içeriklerinin getirdiği çürüme bir yana;

Ve son olarak 2 gün önce Yalova’da DEAŞ operasyonunda 3 polisimizi şehit vermenin milletimizdeki yürek acısı diğer yana…

Bir taraftan PKK bitti derken, yerini DEAŞ mı alıyor sorusunun tüm yurda dalga dalga yayılması…

…… …..

Velhasıl bu ve benzerleri her iktidarın, her hükümetin kolay kolay baş edeceği krizler, olaylar değil. Ancak Ak Parti iktidarı ve Cumhur ittifakı ülkeyi, muhtıralardan, darbe girişimlerinden, küresel finans baskıları ile operasyonlarından, işgal provalarından, terörist eylemlerinden, kardeş kavgalarından, olası sokak çatışmalarından alıp çıkardığı için ve “güçlü lider pozisyonunda” “tek başına güçlü bir iktidar yönetimi” sergilediği için devletimizin sınırları da sağlam, milli birlik ve kardeşlik hukukumuz da tam, bayrağımız da hür olarak dalgalanıyor.

Sonuçta, 2025 ülkemiz ve dünyamız için çok iyi geçmedi diyoruz ama, perşembenin gelişi çarşambadan bellidir misali 2026’da belki de 2025’i çok arayacağız. Umudumuz elbette aramamak!

BOZBEY’İN KARNESİ NASIL?

Bu kapsamda 2025’in son yazısını Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’le kapatayım istedim. Elbette burada uzun uzun projelerini, icraatlarını anlatacak değilim, sadece bildiklerim ve gözlemlerim sonucu değerlendirmelerimi aktarabilirim. Bilmediklerimden sorumlu değilim.

2025’te Bursa’da en çok konuşulan kişi kuşkusuz Mustafa Bozbey oldu. İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile başlayan ve Bursa’da da Nilüfer eski Belediye Başkanı Turgay Erdem’e kadar uzanan operasyon dalgasında Mustafa Bozbey’in adı hiç gündemden düşmedi. “Bozbey de içeri alınıyor muş” a bir de “Bozbey AK Parti’ye geçiyor muş” eklendi. Her ikisi de fısıltı halinde şehir efsanesine dönüştü. Dezenformasyon hala son sürat gidiyor.

Bozbey ise tüm bunlara gülüp geçti, işine baktı.

Ve yine Bursa’nın kapısını yıllar sonra tarihinde ilk defa ağır bir susuzluk çaldığında, o yerelde AK Parti’nin ihaleyi üstüne bırakma eylemlerini belgelerle çürüttü, kamuoyunu lehine çevirmesini bildi.

BUSKİ’nin, diğer kurumların içinin nasıl boşaltıldığını da, 2 yıl görev süresindeki gelir-gider tablolarını da her ay düzenli olarak yaptığı basın toplantılarıyla anlattı. İlçeleri bürokratlarıyla çarşı-pazar tek tek gezdi, halkla, esnafla, STK’larla, akademik odalarla toplantılar yaptı. En önemlisi de planlı bir kent ortaya koyma anlamında iddialı adım attı. Yapar, yapamaz, önü kapanır bilemem ama Bursa’nın önüne bir vizyon koyması bence önemli idi. İnsana dokunması, sorunları siyasal olarak değil bilimsel ve sosyolojik olarak ele alması, partiyle, belediye işlerini birbirine karıştırmaması da, yılın ikinci yarısında bazı dedikodulara maruz kalan yakın ekibini geri plana çekmesi de dikkatlerden kaçmadı.

İki yıla 3 ay kala Büyükşehir Belediyesi yatırımlardan ve alt yapı, üst yapı, tesis açılışlarından ziyade daha çok kültür ve sanat organizasyonları ile adını duyursa da net olarak söyleyebilirim ki, “Bu pazar bir belediye başkanlığı seçimi yapılsın. Mustafa Bozbey yeniden belediye başkanı seçilir”.

Öyle çok da başarılı bir belediye başkanı profili çizdiği için değil. Zira, Bursa halkında maalesef iktidarın para musluklarını tıkadığı ve yatırım yapamadığı yönünde algı yerleşmiş durumda. O yüzden halk kendisinden sihirli değnekli bir belediye başkanlığı beklemiyor. Siyasetin toplumu gerdiği bir dönemde sadece Bursalı kimliğiyle, kentin kurumsal ve tarihi hafızasına sahip yerli ve milli duruşu ile şeffaflık, katılımcılık, hesap verebilirlik anlayışıyla, kavgadan uzak uzlaşmacı yapısıyla, partizanlık ve dahası iktidara muhalif olmadan mevcudiyeti koruması bile büyük beceri ve başarı kabul ediliyor.

(Bir not: Eğer bu pazar mahalli idareler seçimi yapılsın Bozbey’in en yakın rakibi Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz olacaktır. Çünkü, Yılmaz’ın son dönemde Türkiye’nin en başarılı belediye başkanlarından biri durumuna geldiğini belirteyim. Lakin, yerelde 20 yıl(2004-2024) dönem dönem başarılı belediyecilik anlayışı sergileyen Ak Parti iktidarına karşı Bursa’da umutsuzluktan kaynaklanan “değişim isteği” Bozbey’in yelkenlerini şişirmeye devam ediyor.)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.