Malazgirt ve Ahlat'taki kutlamalarda Bursa da vardı!
Türklerin Anadolu'ya giriş kapısı olarak bilinen Malazgirt Zaferi'nin 948. yıl dönümü kutlamaları bu yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP lideri Devlet Bahçeli'nin de katılımıyla daha bir görkemli gerçekleşti.
Önce Bitlis'in Ahlat ilçesinde Ahlat-Avrasya Kültür Şenlikleri ile başlayan, ardından 26 Ağustos Zaferi'nin yıl dönümünde Muş'un Malazgirt ilçesinde Malazgirt Milli Park Alanı'nda devlet töreni ile devam eden kutlamalar Türkiye'nin dört bir tarafından katılan Yörük dernekleri ve Türki cumhuriyetlerinden davetli Türkmen konukların kurdukları çadır ve giydikleri Yörük kıyafetleri ile renkli görüntülere sahne oldu.
Bu görüntülerin en dikkat çekici olanı ise Ahlat'ta yaşandı. Merkezi Bursa'da bulunan genel başkanlığını İrfan Tatlıoğlu'nun yaptığı Türkiye Türk Dünyası Yörük Türken Birliği'nin ev sahipliğinde gerçekleşen ve 3 gün süren Ahlat-Avrasya Kültür Şenlikleri'nde, birlik 1071 yılında Sultan Alparslan'ın Malazgirt'ten önce kurduğu Ahlat Otağı'nı bire bir kurdu.
Yörük derneklerinin çadırlarının kurulu olduğu otağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli tarafından da büyük ilgi gördü.
Birlik Başkanı İrfan Tatlıoğlu ile dün ülkenin gündeminde büyük yer teşkil eden bu organizasyonu konuştuk.
******* *******
Önce kısa bir tarihi bilgi verdi:
"Sultan Alparslan'ın Anadolu'yu yurt edinmemizin başlangıcını teşkil eden Malazgirt Zaferi'nden önce de Anadolu'da Türk birlikleri vardı, ancak hepsi ayrı ayrı bölgelerde küçük birlikler olduğu için devlet kurma güçleri yoktu. Sultan Alparslan önce Ahlat'a geldi, orada o büyük Ahlat Otağı adını verdiğimiz çadırlarını kurdu. Ve sonra Malazgirt'te Romen Diyojen'e karşı o büyük tarihi zaferi ordusuyla gerçekleştirdi."
Ardından birlik başkanı olarak dernek üyeleriyle Ağrı'ya yaptığı çıkarmayı anlattı:
"Birliğimize bağlı 125 Yörük derneği var. Biz yönetim kurulu arkadaşlarımız ve dernek başkanlarımızla beraber önce 22 Ağustos'ta Ağrı'ya gittik. Burada bizi yeni seçilen Belediye Başkanı Savcı Sayan karşıladı ve Ağrı'da yaptığı büyük kalkınma hamlesini tanıttı. İnanın muazzam bir tekstil sanayi bölgesi gerçekleştirmiş. Kısa sürede fabrikalar ve küçük ve orta ölçekli işletmeler kurulmuş. Valiliğin de desteğiyle Türkiye'nin dört bir tarafından işletmeler, firmalar burada fabrika ve atölyeler açmış. İplik ve kumaş üretimi yapılıyor ve ihracat ağırlıklı çalışılıyor. Şu ana kadar 2 bin kişilik istihdam gerçekleştirilmiş, Belediye Başkanı Sayan önümüzdeki yıl bunu 10 bine çıkaracaklarını söyledi ki gerçekten de Ağrı'nın, Türkiye'nin Bursa'da artık sonlandı gözüyle bakılan ve Denizli ile Gaziantep'ten sonra yeni tekstil merkezi olması anlamında büyük bir gelişimi."
Başkan Tatlıoğlu, Ağrı'dan sonra Erciş'e ve oradan da Ahlat'a geçtiklerini belirterek otağ hakkında da şu bilgiyi verdi:
"33 çadırla dev bir otağ kurduk. Burada ülkemizin dört bir tarafından gelen okçularla okçuluk yarışları, at yarışları yapılırken, geleneğimiz ve kültürümüzün yaşatılması anlamında da değişik aktivitelerde bulunduk. Bu organizasyonun en temel amacı tabii ki 'geçmişini unutanların geleceği olmaz' prensibinden hareketle tarihimizi hatırlayıp, birlik ve beraberliğimizin sürdürülmesinde, kardeşliğimizin daha da pekişmesinde etken olmak"
******* *******
Birlik Başkanı İrfan Tatlıoğlu kutlama programıyla ilgili olarak devamında da;
"22-28 Ağustos tarihlerinde Ağrı, Erciş, Ahlat, Adilcevaz ve Malazgirt'te de birlik ve dernekler olarak bulunduk. Sadece kutlama programlarına katılmadık, bölge insanımızla, halkımızla da bir araya gelerek kardeşlik bağlarımızı kuvvetlendirdik" diye konuştu.
Tatlıoğlu birlik başkanı olarak da bir noktanın altını önemle çizdi:
"Belirtmemde fayda var. Biz Yörük ve Türkmen derneklerinin örgütlenmesi olarak hiçbir zaman Yörük ve Türkmen ayrımına giderek, etnik ayrımcılık ve ötekileştirme yapmıyoruz. Kendisini bu toprakların gerçek sahibi olarak gören, vatanını, milletini, devletini ve bayrağını, bölünmez bütünlüğünü her şeyden üstün tutan Türk'ü de Kürt'ü, Çerkez'i de Laz'ı da bizim için birdir. Biz Söğüt ruhuyla bu devleti kuran Yörükler olarak nasıl o zaman ve sonrasında maya görevi gördüysek, şimdi de Yörükler olarak devletimizin bekasında kardeşliğimizin pekişmesinde, birlik ve beraberliğimizin sağlanmasında etken olarak görev alıyoruz."
